Avusturya hapishanelerinde 'tövbekar DEAŞ’lı' mahkumlar

Avusturya Cezaevleri Din Görevlileri Başkanı Demir, terör örgütü DEAŞ'a katılmak üzerek 300'ün üzerinde gencin Suriye ve Irak'a gittiğini, örgütün iç yüzünü gördükten sonra ülkeye geri dönenlerin büyük bir pişmanlık içinde olduklarını belirtti.

Avusturya hapishanelerinde 'tövbekar DEAŞ’lı' mahkumlar
Yayınlanma:

Avusturya Cezaevleri Din Görevlileri Başkanı Ramazan Demir,  7 yıldır ülkedeki cezaevlerinde bulunan yaklaşık 2 bin 44 tutuklu Müslüman'a din hizmeti verdiğini, bu zaman zarfında radikal oluşumlara sempati besleyen veya bizzat üyesi olan çok sayıda kişiyle de görüşmeler gerçekleştirdiğini anlattı.

Beş yıl boyunca yaptığı görüşmeleri derleyerek kitaplaştıran Demir, çok sayıda gencin bu insanlık dışı örgüte katılarak hayatlarını kararttıklarını, bu kitapla amacının hem DEAŞ ya da benzeri oluşumlara sempati besleyen gençlere hakikatleri göstermek hem de “terör ve İslam’ın” sıklıkla anıldığı bir dönemde gerçek İslam’ın bu çarpıklıkla alakası olmadığını gayrimüslimlere anlatmak olduğunu belirtti.

"Utancından intihar etmeyi düşünüyor"

DEAŞ’ın yaptığı bütün kötülükleri görüp, pişman olan 18 yaşındaki gencin DEAŞ’tan kaçarak Avusturya’ya geri döndüğünü belirten Demir, “Şu an cezaevinde olan bu kişi, 21 yaşında ve yaptıklarından çok pişman. Aynı şekilde DEAŞ’a katıldıkları için bir müddet hapiste kaldıktan sonra serbest bırakılan birçok genç, yaptıklarından utanç duyuyorlar ve çok pişmanlar. Boşnak kökenli bir genç, DEAŞ’tan iki yıl hapis yattıktan sonra serbest bırakıldı. Bu kişi ile hala görüşüyoruz, yaptıklarından o kadar mahcup ve utanıyor ki ‘ailesinin yüzüne bakamadığını, geceleri uyuyamadığını ve bu lekeyle yaşamak istemediği için intihar etmeyi düşündüğünü’ bana birçok kez söyledi. Allah’a çok şükür yaptığımız görüşmeler sonucunda bu gencin hayata tutunmasına yardımcı olmaya çalıştık.” dedi.

Demir, "Terör örgütünün bütün çirkinliklerine şahit olan, kimi zaman maruz kalan bu gençler, yaşadıkları, gözlemledikleri olayları gazete, televizyon gibi iletişim araçlarına anlatmak istemiyorlar. Hem çok çekiniyor hem de çok utanıyorlar. Ancak DEAŞ sempatizanlığından tutuklanmış, yan hücresinde kalan gençlere anlatıp, onları ikna etmeye çalışıyorlar." görüşünü paylaştı.

"Cezaevleri, radikalleşmenin en hızlı yayıldığı yerlerin başında"

Öte yandan DEAŞ sempatizanı ve Suriye sınırında yakalanmış kişilerin hapisten çıkar çıkmaz tekrar terör örgütüne katılma arzusunda olduklarına dikkati çeken Demir, "Radikal düşünceler gözlerini o kadar kör etmiş ki yanı başlarında bulunan, bir sonraki koğuş ya da hücrede cezasını çeken DEAŞ adına savaşmış ve bu terör örgütünün bütün pisliklerine şahit olup canını zor kurtaran insanların pişmanlıklarından ders almıyorlar aksine onları hain, kafir olarak nitelendiriyorlar.” ifadelerini kullandı.

Demir, radikalleşmenin, şiddet içeren aşırıcılık yanlısı grupların sosyal medya ve cezaevlerinde çok hızlı bir şekilde yayıldıklarına işaret ederek radikal düşüncelere sahip kişilerin sıradan mahkumlarla aynı ortamda kalmaması gerektiğini vurguladı. Demir, “Banka soymayı planlamak suçundan hapse girmiş birisi, cezaevlerinde çok kısa bir sürede DEAŞ’lı olabiliyor. Yine iki DEAŞ’lı aynı ortamı paylaşması durumunda hapishaneden daha radikalleşmiş bir şekilde dışarı çıkıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

"Aşırıcılıkla mücadelede Avusturya'dan destek alamıyoruz"

Avusturyalı yetkilileri bu konuda bilgilendirdiklerini söyleyen Demir, radikal görüşlere sahip kişilerin din görevlileriyle düzenli olarak görüşmesi durumunda, çoğunlukla olumlu anlamda ilerleme kaydedildiğini, bu kişilerin zararlı düşüncelerden arındırılabildiğini dile getirdi.

Demir, ülkedeki cezaevlerinde bulunan Müslümanların büyük bir çoğunluğunun radikalleşme riski ile karşı karşıya olduğuna dikkati çekerek, Avusturya devletinin başka dine mensup din görevlilerine olduğu gibi kendilerine destek olmadığını, 2015’de yürürlüğe giren ”İslam yasasının” Türkiye gibi ülkelerden alınacak yardımları da yasakladığını, cezaevlerinde radikalleşme ile mücadelede yalnız bırakıldıklarını anlattı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.