Hazreti Mevlana'nın 749. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri'nde altıncı gün

Mevlana Celaleddin-i Rumi, vefatının 749. yılında Konya'da törenlerle anılıyor.

Mevlana Kültür Merkezi'nde, "Dostluk Vakti" temasıyla düzenlenen Hazreti Mevlana'nın 749. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri'nin altıncı günü, sema salonunda Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Devlet sanatçısı Ahmet Özhan'ın, İstanbul Tarihi Türk Müziği Topluluğu eşliğinde tasavvuf müziği konseri verdiği törende, Mevlevi Sema Ayin-i Şerifi icra edildi.

Salonu dolduran çok sayıda yerli ve yabancı turist, Sema Ayin-i Şerifi'ni dikkatle takip etti.

Şebiarus programları, 17 Aralık'ta son bulacak.

"SEMA AYİN-İ ŞERİFİ" MEVLEVİLİĞİN FELSEFESİNİ YANSITIYOR

Mevlana'nın anıldığı törenlerde icra edilen sema ayini, Allah'a ulaşma yolunun derecelerini sembolize eden, içinde dini öğe ve temalar barındıran ve bu haliyle ayrıntılı kural ve niteliklere sahip tasavvufi bir tören niteliği taşıyor.

Sema genel olarak, kainatın oluşumunu, insanın alemde dirilişini, Allah'a olan aşk ile harekete geçişini ve kulluğunu idrak edip "insan-ı kamil"e doğru yönelişini ifade ediyor.

Asırlardır Mevlevi dervişlerince icra edilen ayinlerde, semazenlerin giydiği kıyafetler de bu felsefenin önemli sembolleri arasında yer alıyor. Hazreti Mevlana'nın, kainatta canlı ve cansız tüm varlıkların bir dönüş içinde olduğunu ve bu dönüşün başıboş değil, Allah'ı zikrederek yapıldığını düşünerek, bu coşku ile sema ettiği kaynaklarda anlatılıyor.

Günümüze kadar Mevlevi zikri olarak süregelen sema, Cenabıhakk'a ulaşma gayesinin bir aracı olarak görülüyor.