Sağcılığın ve solculuğun psikolojisi bir kitapta toplandı

Yaşar Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Alper ve Kadir Has Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Onurcan Yılmaz’ın yazdığı “Sağcılık ve Solculuğun Psikolojisi: Farklı Dünyaların İnsanları” kitabı 4. baskısını yaptı. İlgiyle okunan kitap, siyaseti psikolojik boyutuyla ele alarak sağcı ve solcu insanların dünyayı nasıl algıladıklarına odaklanıyor.

Sağcı ve solculara sosyal psikoloji gözünden bakan kitap yaşanılan çevrenin tehditkarlığı ve belirsizliğinin insanların siyasi tavırlarını nasıl etkilediğini anlatıyor. Bilimsel araştırmalara dayanarak verilen bilgilerle her iki tarafın da dünyayı algılama şekillerindeki farkları ortaya çıkarıyor. Kitapta; “Yaşadığımız Dünyanın Tehditkarlığı Bizi Nasıl Etkiliyor?”, “Sağcılar ve Solcuların Beyni Farklı Mıdır?”, “Bir Matematik Sorusuna Verilen Cevap Bize İdeolojiyle İlgili Ne Anlatabilir?”, “Bardağın Dolu ve Boş Taraflarının Siyasetle İlişkisi”, “Ailenin Siyasi Tutumlar Üzerindeki Etkisi”, “Sağcılar ve Solcuların Ahlaki Farklılıkları”, “Ölümü Hatırlatan Şeylerin Siyaset Üzerindeki Etkisi”, “Komplo Teorilerinin Siyasi İşlevi” gibi ilgi çekici bölümler bulunuyor.

“Temel farklardan biri dünyayı nasıl algıladıkları”

Siyasetin genelde fikirler ve değerler düzeyinde konuşulduğunu fakat bir de “psikolojik” boyutu olduğunu hatırlatan Doç. Dr. Sinan Alper, “İnsanların zihinlerinin çalışma şekli, kısmen de olsa, siyasi görüşlerini etkiler. Siyaset psikolojisinin ülkemizde yeterince bilinmediğini gözlemlediğimizden, Doç. Dr. Onurcan Yılmaz ile birlikte “Sağcılığın ve Solculuğun Psikolojisi: Farklı Dünyaların İnsanları” isimli kitabı yazdık. Siyaset psikolojisinde sağcılık; gelenekçi, otoriter, toplumsal normların dışına çıkan gruplara mesafeli olmayla ilişkilidir. Solculuk ise farklılıklara ve yeniliklere daha açık olmak ve toplumsal eşitliğe önem vermekle ilişkilidir. Kitabımızda birçok örnek üzerinden, sağcılar ve solcular arasındaki temel farklardan birinin dünyayı nasıl algıladıkları olduğunu gösterdik” dedi.

“Belirsizlik ve güvensizlik muhafazakarlaştırıyor”

Bu farklardan bahseden Doç. Dr. Alper, şunları söyledi:
“Sağcılar, dünyayı daha tehlikeli ve öngörülemez olarak algılarlar. Bu yüzden de siyaset psikolojisi çalışmaları göstermektedir ki sağcılar tehlikeli uyaranlara tepki vermeye daha hazırdır. Bununla uyumlu şekilde belirsizlik ve güvensizlik insanları daha fazla muhafazakarlaştırmakta ve sağcılaştırmaktadır. Bunun tersi faktörler de solculuk seviyesinin artmasıyla ilişkilidir. Araştırma bulguları, sağcıların psikolojik özelliklerinin tehlikeli ve öngörülemez bir dünyada, solcularınkinin ise daha güvenli, öngörülebilir ve farklılıkların korkutucu olmadığı bir dünyada yaşamaya daha uygun olduğunu düşündürüyor. Bu temel farklılığı beyin yapısından düşünme biçimine, ahlak anlayışından çocuk yetiştirme tarzına kadar birçok alanda görmek mümkün.”

Alper, kitapta, evrimsel bir bakış açısıyla tehlikeli ve öngörülemez bir dünyada, otoriteye itaat, normlara tam uyum gibi sağcılıkla ilgili olan özelliklerin daha uyum sağlamayı kolaylaştırabileceğini, bu sebeple de dünyanın tehlikeli olduğuna dair algı arttıkça sağcılığın artmasının normal olduğunu iddia ettiklerini söyledi.