Unutulan meslek çıkrıkçılık #konyahaber

Konya Bedesten Çarşısı’nda uzun yıllardır çıkrıkçılık yapan çıkrıkçı ustası Ahmet Işıkçeviren unutulup giden çıkrıkçılık mesleğiyle ilgili konuştu

Unutulan meslek çıkrıkçılık #konyahaber
Yayınlanma:

Osmanlı’dan günümüze kadar gelmiş, tahtaları yontarak, baston, kaşık, topaç, kap gibi bir çok araç gereci yapma zanaatı olan çıkrıkçılık yıllar içerisinde teknolojinin ve plastik sanayinin gelişmesiyle günümüzde artık unutulmaya yüz tutmuş bir meslek haline geldi. 80 yaşındaki çıkrıkçılık ustası Ahmet Işıkçeviren, unutulup giden çıkrıkçılık mesleği hakkında konuştu. 62 yıldır bu mesleği yaptığını ifade eden Işıkçeviren, adını yol boyu uzanan çıkrıkçı dükkanlarından alan Çıkrıkçılar Çarşısı’nda şimdilerde sadece kendisinin kaldığını ifade etti.

“TEKNOLOJİ DÜNYA’YI KÜÇÜLTTÜ”

Teknolojinin ve makineleşmenin gelişmesiyle her şeyin daha kolay hale geldiğini ifade eden Işıkçeviren,“630 sene Osmanlı ve Selçuklu padişahları, ulaşımın zor olması nedeniyle hacca gidemezlermiş. Kolay değil tabi 6 aylık yol, orduyla gideceksin taht boş kalacak. Şimdi öyle mi? Parayı verdiğin zaman 3 saatte oradasın. İstersen ertesi gün geri dönersin. Teknoloji dünyayı küçülttü. Ama insanlar buna şükretmiyor.” Diye konuştu.

“PLASTİK VE TEFLON İLE BERABER HASTALIKLAR ARTTI”

Günümüzde yaşanan sağlık sorunlarının artmasında plastik ve teflon kullanımın etkisi olduğunu vurgulayan Ahmet usta,“Eskiden tahta kaşıklar vardı, tavalar tencereler hep bakır olurdu. Şimdi ise tava, tencere bakırdan çıktı. Teflon, alüminyum, çelik veya metalden yapılıyor. Hakiki mal bakırdan yapılır. Biz kendi kendimize yapıyoruz günümüzde neredeyse her şey plastikten yapılıyor. Sonra da hastalıklar artıyor.Teknolojinin kötü tarafları da var.” Şeklinde konuştu.

“İNSAN ÇOĞALDI AMA SATIŞLAR AZALDI”

Teknolojinin ve plastik sanayinin gelişmesinin, bu zanaatın unutulmasında büyük etkisi  olduğunu vurgulayan Ahmet Işıkçeviren,“Ben önceden bir oklava yaptığımda günde 100 tane satardım. Şimdi ise ayda yalnızca 30 tane satıyorum. Fabrika öyle değil ki adam basıyor düğmeye günde 3 bin tane yapıyor. O tanesini 1 liraya satıyor ise ben 3 liraya satmak zorundayım. Bu da benim yaptığım satışları etkiliyor. İnsan çoğaldı ama satışlar azaldı.” Dedi. Ahmet Işıkçeviren, kendisinden sonra bu mesleği devam ettirecek bir çırağı olmadığını ve ailesinde bu işi yapanların ise çıkrıkçılığı bırakıp başka mesleklere geçiş yaptığını ifade etti.      

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.