Geçtiğimiz günlerde bir dost meclisinde konu,  insanların birbirine karşı olan saygı anlayışıydı. Nedense günümüzde insanların birbirine olan saygıları neredeyse yok denecek kadar azaldı.

Ailenizle birlikte çarşıya çıktığınız zaman, kalabalık yaya gruplarının yürüdüğü yaya kaldırımlarında birilerine çarpmadan yürümek neredeyse imkânsız. Diyelim ki, yaya geçitlerinde yeşil ışığın yanmasını bekledik. Biz karşıya geçeceğiz, karşıdan gelenler de bizim olduğumuz yere gelecekler. Ama hem biz ve hem de karşıdan gelenler yaya geçidinin tamamını kullanarak geçmeye çalıştığımız için, zikzaklar çizerek karşıya geçmeye çalışırız. Çoğu zaman da birkaç çarpışma veya sürtünme ile karşıya varabiliyoruz. Oysa her iki taraftaki insanlarımız sağdan geçse, beklerken yığılma olduğunda, önce gelenin önde olmasına saygı göstererek sıraya girsek, son derece rahat ve düzenli bir şekilde geçebileceğiz.

Tramvay,  dolmuş ve otobüs gibi toplu taşıma araçlarında bu araçlardan binerken ve  inerken başkalarıyla bedensel temas yapmamak pek mümkün değil. Bu toplu ulaşım araçlarını beklerken de aynı sıkıntı yaşanmaktadır. Herkes birbirine saygı göstermek yerine önceden binmek için yığılmalar yapıyor.

Asansörlerin yoğun kullanıldığı yerlerde de asansöre girip çıkarken birileriyle çarpışmadan bu işi başaramıyoruz.Oysaki binmek isteyenler kapıda beklerken, çıkanların rahatça çıkabilmesi için kapının bize göre sağ tarafında ve bir metre kadar gerisinde beklesek, inecekler indikten sonra sırayla kabine girsek bu düzensizlikler olmayacak.

Toplum içinde yaşamanın bir gereği olarak kişiler birbirine saygılı olmak durumundadır. Herkes karşısındakinin hakkına saygı duymalıdır.Hak ihlali yaptığımız takdirde bunun kul hakkına gireceği bilincinde olmalıyız. Biz böyle davranmalıyız ki, çocuklarımızda bizi örnek alsınlar.