15 Temmuz tarihinden bu yana olaylar o kadar hızla gelişiyor ki artık biz bile bu hıza yetişemez olduk. 2016 yılını yaşayanlar tarihe geçecek bir çok olaylara ve kişilere şahitlik etmiş olacaklar.

Hain FETÖ’cülerin üniformalı versiyonunun karıştığı darbe girişiminin gerçek muhatabının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Türkiye’nin ilerlemesini ve bölgesinde lider olmasını istemeyen dış güçlerin kışkırtması ile yapılan hain girişim, milletin ülkesine, devletine ve cumhurbaşkanına sahip çıkması ile gerçekleşemedi. Milletimizin sağ duyusu ve MHP’nin de dik duruşu ile ülkemiz büyük bir badireyi atlatmış oldu.

Hain darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL ve ardından hainlerle ilgili görevden almalar nedeniyle de Cumhuriyet tarihimizin en büyük hain temizleme harekatı başlamış oldu.Devletin hemen her kurumuna giren hain FETÖ’cüler, birer birer belirlenerek devletle ilişkileri kesildi.

Ana muhalefet partisi başkanına Karadeniz gezisinde yapılmak istenen suikast ise kahraman emniyet güçlerimizin dikkati sayesinde amacına ulaşamadı. Başımızın belası bölücü örgüt PKK’ya şimdiye kadar yapılan en ağır operasyonlar yapılarak lojistik, finansal ve siyasi ayağının çok büyük bölümü çökertilmiş oldu.

Fırat Kalkanı harekatı ile Türkiye kendisini ve milletini savunma hakkını kullanarak sınır ötesine hareket dözenleyerek sınırlarını güvence altına almaya başladı. Bazılarının hayallerini süsleyecek bir hızla ve doğru bir taktikle hain PKK, PYD ve YPG gibi terör örgütleri ile DAEŞ militanlarını sınırlarımızdan uzaklaştırdı.

2023 hedefine doğru ilerlerken ayağına dolaşmaya çalışan pürçüklerden kurtulmaya çalışan ülkemiz, 21. yüzyılın ülkesi olma yolunda hızla ilerlemektedir. Yeniden şekillenen dünyada, güçlü, sözü dinlenen bir ülke olma yolunda ilerliyoruz.

Terörü yenip, uzlaşma kültürümüzü geliştirince çok şey değişecek. 15 Temmuz günü milletimiz sadece darbecilere “Dur” demedi. Aynı zamanda hain emelleri olan herkese, her örgüte mesaj verdi. “Aklınızı başınıza toplayın, ben buradayım.” dedi. Can kayıpları oluyor. Yüreklerimiz dağlanıyor. Ama unutmayalım ki, her kriz bir düzelmedir.